OCHA, sosyal paylaşım platformu “X” hesabında konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi sakinlerinin yüzde 70’inin İsrail askerlerinin bulunduğu bölgelerde, boşaltılması emredilen bölgelerde ya da ikisinin birden olduğu bölgelerde bulunduğunu belirtti.
Birleşmiş Milletler’in (BM) ve paydaşlarının 2 Mart’tan bu yana uygulanan kuşatmanın kaldırılması halinde gerekli insani yardımı vermeye hazır olduğunu kaydeden OCHA, Gazze Şeridi’nde insanların İsrail’in üç aydır aralıksız devam eden kuşatması sebebiyle öldüklerini ifade etti.
Bu arada, BM Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) Sözcüsü James Elder, İsrail’in uluslararası topluma sunduğu yardım planının çocukların ve ailelerin sıkıntılarını artıracak nitelikte olduğunu belirterek, planın yardım almak için yüz tanıma tekniğinin kullanılmasını şart koşmasının temel insani ilkelere aykırı olduğunu ifade etti.
Gazze Şeridi’ne hâlihazırda sadece bomba girdiğine işaret eden Elder, çocukların hayatta kalmaları için gerekli her şeyin girişinin yasak olduğunu, durumun derin bir ahlaki çöküntüyü yansıttığını ve bu vurdumduymazlığın bedelini herkesin ödeyeceğini söyledi.
İsrail’in planının yardım dağıtımı için önerilen askeri noktalara ulaşma gücü bulunmayan en zayıf kesimleri dışarıda tuttuğuna, onları ve ailelerini karşılıklı ateş tehlikesine maruz bıraktığına dikkat çeken Elder, yardımları özellikle kuzeyden güneye göç için baskı aracı olarak kullanmanın göç ve ölüm arasında zor bir seçim sunmak anlamına geldiğini belirtti.
Elder, planın Gazze Şeridi’ne günlük sadece 60 tır yardım girmesini öngördüğünü, bunun da ateşkes sırasında izin verilen miktarın yüzde 10’unu teşkil ettiğini, söz konusu miktarın yarısı çocuklardan oluşan iki milyon insanın ihtiyaçlarını karşılamaya yetmeyeceğini dile getirdi.