Muslim Port Haber Merkezi | Yunus Emre Kaynak

Bangladeş'in güneyindeki Rohingya mülteci kampı yakınlarında bulunan geçici bir pazardaki 20'den fazla dükkanı yıkan yangın sonucu en az üç kişi hayatını kaybetti.

Yerel polis şefi Ahmed Sanjur Morshed Cuma günü, itfaiyecilerin yangını kontrol altına almasının birkaç saat sürmesi sonrasında cesetleri enkazdan çıkardıklarını söyledi.

İki haftadan kısa bir süre içinde meydana gelen ikinci ölümcül yangında çok sayıda kişi de yaralandı.

Yangın Kontrol Altına Alınmasaydı Felaket Olacaktı

Yangın, Cuma günü erken saatlerde, Myanmar'dan iltica etmiş 600.000'den fazla Rohingya mültecisine ev sahipliği yapan ve gün geçtikçe genişleyen Kutupalong kampının sakinleri uyurken çıktı. Bir dükkanın sahibi olan Seyyid Mustafa, ölenlerin kendi personeli olduğunu doğruladı.

'Mağazada uyuyan beş işçimiz vardı ama üçü kayıptı. Yangın suyla söndürüldükten sonra önce bir ceset bulduk, sonra üçünü de bulduk. Rohingyalı bir mülteci ve sahibinin akrabası olan Mustafa, The Associated Press haber ajansına verdiği demeçte, Allah'ın lütfuyla iki kişi kurtuldu 'dedi. Yangının nasıl başladığının belli olmadığını sözlerine ekledi.

Yerel itfaiye şefi İmdad Hakkı, yangının çıktığı pazar yerinin Arakanlıların kamp alanına çok yakın olduğunu belirtti. Mültecilerin yaşadığı kampların yüksek derecede yanıcı bambu ve branda gecekondularından oluştuğunu belirten şef, hızlı bir şekilde kontrol altına alınmasaydı son yangının felaket olacağını söyledi.

Kamplarda İki Yangın Daha Meydana Gelmişti

Bu yıl Arakanlıların yaşadığı kamplarda iki ciddi yangın daha da gerçekleşti. Yaşanan yangınlar, son yıllarda komşu Myanmar'daki askeri baskılardan kaçan yaklaşık bir milyon Müslüman mültecinin yaşadığı kamplarda güvenlik koşulları nedeniyle alarm zillerinin çalmasına neden olmuştu.

22 Mart'ta meydana gelen büyük yangında 15 kişi hayatını kaybetmişti. Yangın sonrası yardım kuruluşları ve hükümet, barınakları yeniden inşa etmeye başlamıştı. Meydana gelen yangınlarda 560 kişi yaralandı ve yaklaşık 45.000 Rohingyalı evsiz kaldı. Yangınların nedeni ise hala araştırılıyor.

Ocak ayında Cox's Bazar'da bulunan bir başka Rohingya mülteci kampı olan Nayapara kampında, binlerce kişiyi sığınaksız bırakan bir yangın çıkmıştı. BM Mülteciler Yüksek Komiserliği'ne göre, yangında en az 3 bin 500 kişiye ev sahipliği yapan 550'den fazla sığınağın yanı sıra 150 dükkan ve kar amacı gütmeyen bir kuruluşa ait bir tesis tamamen veya kısmen tahrip oldu.

Bangladeş Hükümeti Mültecileri Geri Göndermek İstiyor

Bangladeşli yetkililer geçtiğimiz aylarda yaklaşık 13.000 mülteciyi bir adaya göndererek, 2017'de Myanmar'da yaşanan zulümden kaçan bir milyondan fazla Arakanlı Müslüman için daha iyi bir yaşam vaat etmişti.

Bangladeş hükümeti mültecileri kalabalık kamplarda ağırlamaya devam ediyor. Mültecileri, Budistlerin çoğunlukta olduğu Myanmar'a geri göndermeye istekli bir tavır sergileyen Bangladeş'in birçok girişimi başarısız oldu. Vatandaşlık dahil temel haklarından mahrum bırakan bir ülkede daha fazla şiddetten korkan Arakanlılar geri gitmeyi reddetti.

Myanmar ordusunun düzenlediği darbe ve 2016'dan beri görevde olan seçilmiş, sivil hükümetin yerini aldığı Myanmar'da Şubat ayında geri dönüş çabaları daha da belirsiz hale geldi.

Myanmar'da Baskılar Artıyor: Ölü Sayısı 550'ye Çıktı

Komünist Şi Cinping "İslam’ın Çinlileştirilmesi"ni İstedi! Komünist Şi Cinping "İslam’ın Çinlileştirilmesi"ni İstedi!

Myanmar'ın merkezinde bir insan hakları grubunun 1 Şubat askeri darbesinden bu yana 550 sivilin öldürüldüğünü belirterek protesto gösterisi düzenledi. Güvenlik güçleri ise darbe karşıtı protestoculara ateş açtı. Siyasi Mahkumlar için Yardım Derneği adlı eylemci grup, ordunun Aung San Suu Kyi liderliğindeki seçilmiş bir hükümeti devirmesinden bu yana güvenlik güçlerinin 46'sı çocuk 550 kişiyi öldürdüğünü söyledi. Grup, yaklaşık 2.751 kişinin gözaltına alındığını veya hüküm giydiğini söyledi. Hükümet karşıtı protestoların en ölümcül gününden bu yana bir hafta geçti.

Sosyal medyada yayınlanan videolar, güvenlik güçlerinin Kayah eyaletinin Loikaw ilçesinde protestoculara ateş ettiğini ve diğerlerini gözaltına aldığını da gösterdi.

Askeri hükümet Facebook gibi sosyal medya platformlarını yasaklarken, eleştirmenleri takip etmek ve mesajını tanıtmak için sosyal medyayı kullanmaya devam etti.

Yaşanan protestolar ve kargaşalar sonrası binlerce insan Tayland ve Hindistan'a iltica etmeye başladı.