Muslim Port Haber Merkezi | Oğuzhan Çördük

Rusya'nın işgal altında tuttuğu Kırım'da tarihi eserlere yönelik tahribatı da devam ediyor. Son olarak Kırım'ın başşehri Bahçesaray'daki dünyaca ünlü HanSaray'ın, sözde restorasyon adı altındaki girişilen çalışmaların onarılamaz hasarlara neden olduğu ortaya çıktı.

Kırım Tatar mimarisinin dünyadaki tek örneği olan bu önemli eser, 11 Eylül 1927'deki şiddetli depremde dahi ayakta durmayı başarsa da Rusya'nın barbar saldırılarında ayakta kalamayabilir! Bu yıkıcı müdahaleden dolayı artık Hansaray'ın daha önce planlandığı gibi UNESCO'nun Dünya Mirası Listesi'ne alınması da mümkün olmayabilir. Üstelik yıkımda devam ediyor!

8 Şubat'ta HanSaray'ın duvarında büyük çatlakların ortaya çıktığı öğrenildi. Hasar o kadar belirgin hale geldi ki, Rus kontrolündeki restorasyon ekibi de çalışmalar sırasında duvarın hasar gördüğünü açıklamak zorunda kaldı. Bölgesel bir internet sitesinde kendini, 'Merkezi Hizmet ve Kültür Kurumlarının Geliştirilmesi Müdürlüğü'nün başkanı olarak tanıtan Ilya Alymchev, çatlakları üstlenmezken durumu 'tasarımdaki bir hataya' bağladı. Alymchev bunun 'korkunç bir şey olmadığını' da iddia etti!

Sözde 'devlet özerk kurumu' olarak adlandırılan bu müdürlüğün, Rusya destekli işgalci Kırım hükümetinin talimatıyla Aralık 2018'de oluşturulduğu bildirildi. Hansaray'daki hasarı ise bölgedeki sivil aktivistler ortaya çıkardı. Aktivistler oluşturulan bu kamu kurumuna, milyarlarca ruble geçildiğini de aktardı.

Etnik İlişkiler ve Sürgün Halkları Kırım Komitesi eski başkanı Edem Dudakov ise, HanSaray'daki hasarı Rus kontrolündeki bir film ekibinin çekimlerinin ortaya çıkardığını belirtti ve görselleri yayınladı.

Ukrayna Genelkurmay Başkanı Syrskyi: Doğu Cephesinde Durum Kötüleşti, Bazı Köylerden Geri Çekildik Ukrayna Genelkurmay Başkanı Syrskyi: Doğu Cephesinde Durum Kötüleşti, Bazı Köylerden Geri Çekildik

Dudakov, 'Muhtemelen hasarı nasıl gösterecekleri konusunda hazırlıklıydılar, anlatıya göre Ukrayna 20 yıl boyunca sözde hiçbir şey yapmadı ve onların iddiasına göre de sonuç bu hale geldi.' İfadelerini kullandı.

Rus işgaline işaret eden Dudakov, bu firmaya 'sen bana yardım et, ben sana yardım ederim' ilkesiyle teslim edildiğini söylerken tarihi yapının bu şirkete amatörlüğünü atması için ilk iş olarak verildiğini de ifade etti. 'Bu son hasar, bu babar zihniyetin kültürel mirasın ve tarihi eserlere bu verdiği hasarların yalnızca en son bilinenidir' dedi.

Dudakov, 2017 kışında uygun bir uzman konsültasyonu ve hazırlık yapılmadan başlatılan çalışmaların, caminin çatısının çökmek üzere olması nedeniyle ihtiyaç duyulduğunun iddia edildiğini kaydetti. Oysa bu da gerçek değildi. Caminin oldukça iyi durumda olduğuna dair video kanıtı sunulduğunu aktardı.

2020'den bu yana HanSaray ile ilgili kapsamlı bir uzman değerlendirmesi yapılmadı.

Dudakov, İşgalci kurumun başkanı Alymchev'in iddialarını da yalanladı. 'Bu bina 300 yıl boyunca bozulmadan ayakta kalamazdı ve Şiddetli 1927 depremine dayanan duvarının da ne kadar güçlü olduğu da bir kanıtı. Gerçek sebebin, 2017'nin başından bu yana yapılan bir dizi mühendislik hatasında aranması gerekiyor 'cevabını verdi.

Bahçesaray'daki HanSaray, 2003 yılında UNESCO'nun Dünya Mirası Geçici Listesi'ne alındı. Ancak uluslararası statüsünü oluşturmak için gerekli çalışmalar ne yazık ki tamamlanamadı. Rusya, Kırım'ı yasadışı bir şekilde işgal ederek bu tarihi yapının da UNESCO'daki misyonunu engelliyor. Bununla birlikte şu ana kadarki yıkımın bile, Kırım Tatar Halkı ve genel olarak Ukrayna için önemli tarihi ve kültürel önemi olan bu anıtı, UNESCO'nun tanıma olasılığını ortadan kaldırmış olması da muhtemel görünüyor. Saray, Kırım Hanlığı hükümdarlarının ana ikametgahı olarak inşa edilmiş ve Kırım'ın siyasi, dini ve kültürel merkeziydi. Tatar topluluğu, 1783'te Hanlığın çöküşüne kadar da aktif olarak kullanmıştı.

Rusya'nın yasadışı bir şekilde 'restorasyon' çalışması planladığının ilk işareti, Rusya kültür bakanlığının Han'ın Sarayı üzerinde bir gölgelik inşa etme planlarını duyurmasıyla Aralık 2016'da geldi. O zamandan planlanan cephe kaplama ve çatının altındaki zeminin, yapının ağırlığına dayanamayacağına dair en başından uyarılar yapılmıştı.

'Duvarlar Yıkıldı, Tarihi Çiniler Yok Oluyor'

Başlangıçtan itibaren büyük bir yıkım yaşandı. Dudakov, tarihi yapının duvarlarındaki çinilerin de tehlike altında olduğunu vurguladı. 'Duvarlar nemlendi ve dağılmakta olan duvar resimlerini korumak için hiçbir girişimde bulunulmadı. Bu barbarlar doğu cephesindeki bir kaligrafik freskin "değersiz" olduğuna karar verdi ve onu fiilen yok etti.

Sökme işi için hidrolik matkaplar gibi ağır inşaat ekipmanları kullanıldı. Bu da titreşime ve duvar kaplamasının bir kısmının kaybına neden oldu. Mart 2019'da yayınlanan bir video görüntüleri, Büyük Han Camii, Han Mezarlığı ve Ahır çevresinde sıradan işçilerin nasıl "kazı" yaptığını bizlere gösterdi.' dedi.

Rus Şirketler Kırım'da İhale Yarışına Girdi

Rusya'nın ilhak ettiği Kırım'da yasadışı olarak sahiplendiği kültürel miras yerlerini sözde 'restorasyon2 çalışmaları altında şüpheli sayıda yüksek maliyetli ihaleler verdiği de aktarıldı.

Rus merkezli Meander şirketinin Genel Müdürü ve eski yardımcısı, 2020 sonbaharında zimmete para geçirme suçlamasıyla tutuklandı. Ayrıca Rus işgal rejiminin ikisi Şubat 2021'in ortasında atadığı yeni müteahhitler de kayıplar karıştı. Bu Rus şirketlerde ortaya bir şey çıkarmadı.

Son görüntüler ve ayrıntılar Mart 2021'de yayınlandı. O günden bu güne devam eden ihlallerde, Rusya'nın HanSaray'da ne derece zarar verdiğini, uluslararası hukukun diğer belgelerinin yanı sıra Kültürel Varlıkların Korunmasına İlişkin 1954 Lahey Sözleşmesi'ni açıkça ihlal ettiğini de gösterdi. Kırım'daki işgal devam ederken Rusya'nın tarihi ve kültürel eserleri yok etme girişimleri de aralıksız devam ediyor.

Kırım Tatar Mimamirisinin Tek Örneği: Hansaray

1503 yılında Kırım Hanı I. Mengli Giray tarafından, kendinden önceki hükümdarların yazlık saraylarının bulunduğu ve av alanı olarak kullandıkları ormanlarla kaplı bölgede Çürüksu ırmağının kenarına kurulmuş, o tarihten sonra çevresinde gelişen şehre de bu sarayın bağ ve bahçeler içinde olmasından dolayı Bahçesaray adı verilmiştir.

Bahçesaray çevresinde Devlet Saray, Ulaklı Saray (Kırım Tatarcası: Ulaqlı Saray), Alma Saray, Kaçı Saray (Kırım Tatarcası: Qaçı Saray) ve Süyren Saray olmak üzere 5 tane küçük saray vardır. Fakat Hansaray, hanlığın yönetim merkezi olarak kalırken, bu beş saray hanların sadece kır evi olarak kullandığı saraylardı.

Han Sarayı'nın esas kuruluşu kuzeydeki misafirhane ve maiyet binaları, doğudaki cami, türbe, hazîre, kütüphane ve hizmet binaları, orta kısmındaki günlük hayatın geçirildiği binalar (XIX. yüzyılda yıkılarak yerlerine bahçe yapılmıştır) ve batı tarafındaki içinde devlet yönetim salonlarının bulunduğu asıl sarayın çeşitli avluları etrafına yerleştirilmiş harem binaları ile bahçelerden oluşur.

Sarayda 'Han Türbeleri'nin yanı sıra 'Harem', 'Han Cami' ve 'Gözyaşı Çeşmesi' gibi yapılar bulunur. Tarihte birçok kez tahrip edilen ve yakılan 'Han Cami' geçtiğimiz yıllarda Türkiye'nin destekleriyle tamir ettirilerek ibadete açılmıştı.