Muslim Port Haber Merkezi | Sevde Köse

Endonezya yeni liderini seçmek için bugün (14 Şubat) sandık başına gitti. Kamuoyu yoklamalarına göre tercih edilen adayın, insan hakları konusunda korkunç bir sicile sahip eski General Prabowo Subianto olduğunu diğer iki aday Anies Baswedan ve Ganjar Prano ise onun gerisinde kaldığına dikkat çekildi.

Birincisi: Yüzölçümü

Dergi, Endonezya'nın muazzam büyüklüğünden başlayarak ülkenin sahip olduğu muazzam potansiyeli gösteren 4 grafik ve bir harita sundu. Yani Avrasya'daki uçsuz bucaksız takımadaların haritasını koyarsanız, İrlanda'dan Türkmenistan'a kadar uzanır. Nüfusu, bazıları çiftlikler ve fabrikalarla dolu olan binlerce adaya yayılıyor.

Endonezya'nın zorlu coğrafyası dijital hizmetlerin patlamasına teşvik etti ve Endonezyalıların neredeyse beşte dördünün akıllı telefonlara sahip olmasıyla başkent Jakarta, Güneydoğu Asya'daki yeni teknoloji şirketleri için en başarılı kuluçka merkezlerinden biri haline geldi ve bu da ülkeyi daha önce hiç olmadığı gibi birbirine bağladı.

İkincisi: Altyapı ve demografi

Şu anki cumhurbaşkanı olarak bilinen Jokowi’nin, düzinelerce havaalanı, liman, baraj ve yüzlerce kilometrelik ücretli yol inşa etmesi ona “İnşaat Başkanı” unvanını kazandırdı.

Endonezya'nın demografik yapısı, önemli potansiyelinin bir parçası; zira Endonezya, dörtte biri 15 yaşın altında ve yalnızca %7'si 65 yaşın üzerinde olan yaklaşık 276 milyon nüfusuyla nüfus bakımından dünyanın dördüncü büyük ülkesi ve bu da onu büyük bir tüketici pazarı haline getirmektedir.

Endonezya'nın 200 milyon kayıtlı seçmeni, gelişen demokrasiyi korudu. Bu yılki seçimler öncesindeki siyasi tartışmalar yaklaşık 100 milyon kişi tarafından izlendi. Seçim mitingleri ise daha çok konulara odaklanıyor, gösteriş ve tantanadan uzaklaşılıyor ve bu yıl katılım oranının yüksek olması bekleniyor. Ancak dergiye göre, Prabowo'nun zaferi ülkenin demokratik ilerlemesini tehlikeye atabilir.

Üçüncüsü: Dünyanın en iyi performans gösteren ekonomilerinden biri

Her ne kadar Jokowi söz verdiği yıllık yüzde 7'lik ekonomik büyümeyi yakalayamamış olsa da, Endonezya son yıllarda dünyanın en iyi performans gösteren ekonomilerinden biri oldu. Gayri safi yurt içi hasıla (GSYİH) açısından gelişmekte olan altıncı en büyük pazar ve kişi başına düşen GSYİH ise Hindistan ve Vietnam'ı aşıyor. Eğer önümüzdeki on yılda da bu yolda devam ederse dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri haline gelebilir.

Dergiye göre, tüm bunlara rağmen Jokowi'nin halefinin karşı karşıya kalacağı büyük zorluklar var; Cakarta'da kişi başına düşen GSYİH 2022'de yaklaşık 19 bin dolara yükselirken, komşu Orta Java eyaletinde bu rakam 3 bin doları aşmadı ve bazı uzak adalar daha da fakir.

Dördüncüsü: Yeşil ürünler

Komünist Şi Cinping "İslam’ın Çinlileştirilmesi"ni İstedi! Komünist Şi Cinping "İslam’ın Çinlileştirilmesi"ni İstedi!

Her ne kadar Endonezya ekonomisinin omurgası emtia olsa da ve elektrikli otomobil akülerinde kullanılan nikel üretimi dünyanın geri kalanını aşsa da The Economist dergisi tarafından yapılan bir analiz, Endonezya'nın 2030 yılına kadar Avustralya, Şili ve Moğolistan'dan sonra dünyanın dördüncü büyük yeşil ürün üreticisi haline gelebileceğini öne sürüyor.

Endonezya, 2030 yılında toplam 140 gigawatt-saat kapasiteye sahip elektrikli araç aküsü üretmeyi hedefliyor ve bu toplam kabaca 2020 yılındaki küresel üretime eşdeğer. Ayrıca bazı madenlerin ihracatını yasakladı, bu da çok uluslu şirketlerin yerel olarak rafineriler inşa etmelerine yol açtı; bu "aşağı yönde dönüşüm" adıyla bilinen bir politikadır.

Beşinci: Büyük güç rekabeti için bir arena

Dergi, Endonezya'nın konumu, büyüklüğü ve kaynaklarının, özellikle hem Amerika'dan hem de Çin'den buraya yatırım aktığı için onu büyük güç rekabetlerinde önemli bir arena haline getireceği sonucuna vardı.

Ancak bir sonraki Endonezya başkanı iki zorlukla karşı karşıya kalacak: Bunlardan ilki, Çin ile Amerika arasındaki gerilimin artması durumunda gümrük vergileri veya yaptırımları Endonezya'nın bağlı olduğu Çinli şirketleri etkileyebilir. İkincisi ise nikel için faydalı olan alt sektör politikası, güneş enerjisi sektörü gibi diğer sektörlerde olumsuz sonuçlar doğurabilir.

*Yazımız Al Jazeera kanalında yayınlanan makaleden çeviri yapılmıştır.