21 Ağustos 1969'da çıkan yangın, yörede Kıble Camii olarak bilinen gri kubbeli caminin güney kısmında büyük çapta hasara yol açtı. Mescid-i Aksa, tüm Müslümanlar tarafından Harem-i Şerif olarak bilinir. Burası, 1.300 yılı aşkın bir süredir Müslümanlar için sevilen bir yer.
Yangın, caminin en eski kısımlarından bazılarını kasıp kavurmuş, yaklaşık 1.500 metrekarelik bir alanı kül etmiş ve Müslüman lider Selahaddin Eyyubi tarafından hediye edilen 900 yıllık ahşap ve fildişi minberin yanı sıra mozaik panelleri de yakıp kül etmişti. Duvarlar ve tavanlar; Cami içindeki birçok alan da kararmış ve kömürleşmişti.
İlk başta, İsrail polisi ve belediye yetkilileri yangının elektrik kısa devresinden kaynaklandığını iddia etti, ancak Kudüs'ün elektrik şirketi olayla ilgili teknik bir soruşturma yürüttü ve şebekede veya yangın ile elektrik arasındaki bağlantıda herhangi bir arıza olmadığını açıkladı.
İSRAİL YANGINI İZLEDİ
O sırada İşgal Altındaki Kudüs'teki Yüksek İslam Komisyonu başkanı Şeyh Hilmi el-Muhtaseb bir basın toplantısında yangının kasıtlı olduğunu ve normal olmadığını söyleyerek İsrail makamlarının Aksa Camii yerleşkesine giden suyu kestiğini doğruladı. Şeyh Muhtaseb ayrıca İsrail işgal otoritesini alevleri söndürmek için itfaiye araçlarının gelişini geciktirdiğini ifade etti. Ramallah ve Halil'deki Filistin itfaiye teşkilatlarından ekiplerin, İsrail'in Kudüs'e ve olay yerine girişlerini engelleme girişimine rağmen kutsal bölgeye koştuğunu ve yangını söndürdüğünü söyledi.
Yangını söndürme çalışmalarına katılan tüm Müslüman görgü tanıkları da olay sırasında camide veya yakın çevresinde borularda su bulunmadığını doğruladı. Caminin ana avlusundaki kuyulardan su almak için ilkel yöntemler kullanmak zorunda kalmışlardı. Kudüs'teki İsrail belediyesinin su dağıtımını denetleyen otorite olması ise dikkatlerden kaçmadı.
İLK KEZ CUMA NAMAZI ENGELLENDİ
Olaylara tepki gösterenlere, İsrail güvenlik yetkilileri, Mescid-i Aksa'ya girişleri kapatarak ilk kez burada Cuma namazının kılınmasını engelledi. Kısa süre sonra polis tarafından bir şüphelinin, iki gün sonra 23 Ağustos'ta tutuklanan Avustralyalı bir Hıristiyan turist olan 28 yaşındaki Dennis Michael Rohan olduğu belirlendi.
(milli gazete)