Muslim Port Haber Merkezi | Sevde Köse

Starbucks, McDonald's, KFC, Carrefour ve diğerleri gibi İsrail'i destekleyen şirket ve markaların ürünlerini boykot etme hareketi hızla büyüyerek, başta Arap ve İslam ülkeleri olmak üzere dünyanın çeşitli ülkelerinde birçok başarıya imza attı. Böylece “boykot” İsrail işgalinin ve saldırılarının dünya çapında reddedilmesini ifade eden popüler bir kültür haline geldi.

Boykot Ürdün'de Toplumsal Bir Kültür Haline Geldi

Ürdün’de Carrefour mağazası faaliyet gösteren bazı şubelerini kapattı. Ayrıca Starbucks da Ürdün'ün başkenti Amman'daki bir şubesini kapattı. İsrail'i ve onu destekleyen şirketlerin ürünlerini boykot etme kampanyaları birçok Amerikan ve Batılı markayı üretimi azaltmaya, çalışma saatlerini düşürmeye ve birçok işçiyi işten çıkarmaya zorladı.

Ürdünlüler boykot hareketi sürecinde alternatif yerel ürünler satın almaya yönelmesiyle boykottan önce tıklım tıklım dolu olan Ürdün'ün çeşitli şehirlerindeki McDonald's, KFC, Burger King ve Pizza Hut gibi popüler restoran ve kafelerin şimdilerde boş olduğu görünüyor. Aynı şekilde Pepsi, Coca-Cola ve Nestlé gibi boykottan önce popüler olan markalar, artık pek kimsenin satın almaması nedeniyle mağazalarda yığılmış durumda.

Boykot Hareketi Ürdün Grubu'nda (BDS) medya aktivisti olan Şuruk Tomar boykota ilişkin "Boykot kampanyalarının başarısı Ürdün'de eşi benzeri görülmemiş bir başarıya ulaştı. İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına Ürdün halkı çok tepki verdi. Hatta bu bir tepki olmaktan çıkıp toplumsal kültürün bir parçası haline geldi, siyasi ve kültürel bir duruşa dönüştü." dedi.

Aktivist, Al Jazeera Net'e yaptığı açıklamada "Ürdün vatandaşı, alternatifi olmasa bile Siyonist varlığı destekleyen markaların ürünlerini satın almak istemiyor ve buna toplumun tüm gruplarında ve kesimlerinde, hatta çocuklarda bile tanık oluyoruz, bu eşi benzeri görülmemiş bir durum" dedi.

Öte yandan, Direnişi Destekleme ve Normalleşmeye Karşı Koyma Hareketi üyesi Macid el-Ferac ise "Ürdün sokaklarında 7 Ekim öncesiyle sonrasının aynı olmadığını, daha önce de boykot kampanyaları olduğunu ancak Siyonist varlığın Filistin halkına her saldırdığında halk ayaklanmaları olarak ortaya çıktığını" doğruladı.

Macid, Al Jazeera Net'e yaptığı açıklamada " Ancak 7 Ekim'den sonra boykot kültürünün kök salması ve Siyonist düşmanı destekleyen Siyonist ürünlerin veya şirketlerin ve ülkelerin boykot edilmesi konusunda Arap ve Ürdün sokaklarında ciddi bir bilinç oluşmasıyla durum tamamen farklılaştı.” ifadelerini kullandı.

Boykotun yerel Ürdün ürünleri üzerindeki etkisiyle ilgili olarak Tomar "Birçok yerel şirketin, halkın pazar ihtiyaçlarını yerel ürün alternatifleriyle karşılamaya yönelmesi nedeniyle, boykotun yerel ürün ve malların desteklenmesi üzerinde önemli ve net bir etkisi oldu. Ürdün vatandaşı da yabancı ürüne olan bağımlılığı ya da satın alma alışkanlığı nedeniyle daha önce farkında olmadığı yabancı ürünlerle rekabet eden, hatta onu geçen birçok alternatif yerel ürün olduğunu keşfetti." dedi.

Tomar konuşmasında "Birçok yerel üretici ve imalatçı, yabancı alternatiflerle rekabet edebilmek, vatandaşların ve tüketicilerin ihtiyaçlarını karşılayabilmek için ürünlerinin kalitesini yükseltmeye odaklanmaya başladı" sözlerini de ekledi.

Ürdün'de kapanan Carrefour ve Starbucks şubelerinin sayısına ilişkin kesin rakamlar olmadığını belirten el-Ferac, " Bu şirketlerin uyguladığı gizlilik ve bilgi sağlama konusundaki şeffaflık eksikliği nedeniyle kesin rakamlar yok. Bildiğimiz kadarıyla Carrefour mağaza zincirinin 7 şubesi kapatıldı, 4 şubenin daha kapatılacağına dair teyitsiz haberler var ve Starbucks da Amman'da bir şubesini tamamen kapattı.” dedi.

Boykotun Ürdünlü işçiler üzerindeki etkisine gelince boykot kapsamındaki birçok şirketin çok sayıda çalışanını işten çıkarmasıyla ilgili Amman'daki Phoenix Ekonomik Araştırmalar Merkezi Direktörü Ahmed Avad, "İşten çıkarılan işçilerin sayısına ilişkin açıklanmış ve teyit edilmiş rakamlar ve istatistikler yok, ancak tahminler var. Savaşın başında bazı hükümet ve resmi kurumlar, boykot nedeniyle yaklaşık 15.000 işçinin işini kaybedebileceğine dair tahminlerde bulunuyordu." dedi.

Avad, Al Jazeera Net'e verdiği röportajda, "Yedi aydır devam eden boykotun ardından, bağımsız bir gözlemci olarak bu rakamların çok abartılı olduğunu söyleyebilirim. Çünkü yabancı şirketlerdeki işlerinden çıkarılanların yerel pazarlara dahil olmasıyla boykottan yararlanan yerel şirketler ve kurumlar satışlarını arttırmış oldu. Böylece piyasa kendini iyileştirdi. Bu durum hiç etkilenen insan olmadığı anlamına gelmiyor ancak rakamlar çok sınırlı sayıda ve üzerine konuşulabilecek bir durum teşkil etmiyor." ifadelerini kullandı.

Moro Müslümanları, Filipinler Yüksek Mahkemesi'nin Kararıyla Bir Eyalet Kaybediyorlar Moro Müslümanları, Filipinler Yüksek Mahkemesi'nin Kararıyla Bir Eyalet Kaybediyorlar

Arap Ülkelerinde Boykot

Boykot Ürdün'le sınırlı kalmadı, Arap ülkelerinin çoğuna yayıldı. Mısır'da Reuters’in McDonald's'ın yönetiminden (adını vermediği) bir kaynağa dayandırdığı haberinde, Mısır'daki imtiyaz satışlarının geçtiğimiz ekim ve kasım aylarında yıllık bazda en az %70 oranında düştüğünü aktardı.

Fas'ta boykot kültürü, Filistin halkına duydukları sempatiyi gizlemeyen ve İsrail'in Gazze'ye yönelik katliamlarını reddeden Fas halkının farklı kesimleri arasında yayıldı. Al Jazeera Net daha önce, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırısının başlamasından önceki durumla karşılaştırıldığında, boykotun hedef aldığı markalara olan talepte bir düşüş gözlemlediğini, bu durumun da bazı uluslararası markaların şubelerinin sözde İsrail'i desteklemeyi reddetmesine ve müşteri kazanmak için cazip teklifler sunmasına yol açtığını kaydetti.

Kuveyt'te ise pek çok Kuveytli aile ve sakinin, işgali destekleyen şirketlerin ürünlerini satın almaktan kaçınması ve yerel pazarda alternatiflerini aramaya hevesli olması, boykot edilen şirketlerin çoğunun satışların olumsuz etkilenmesine neden oldu.

Al Jazeera Net, birçok tüketicinin ve restoran ziyaretçisinin boykot çağrısı yapıldıktan sonra bu ürünleri satın almaktan kaçındığını ve bazı ürünlerin boykota dahil olup olmadığından emin olmak için telefonlarındaki uygulamalardan araştırma yaptıklarını gözlemledi.

Boykotun Küresel Başarıları... Bir Örnek Olarak Malezya ve Endonezya

Boykot hareketi sadece Arap ülkeleriyle de sınırlı kalmayıp dünya çapında pek çok ülkeye ulaştı. Startfor platformunun haberinde, Malezya'da, Pizza Hut, Starbucks ve McDonald's lokasyonlarının daha küçük ölçekli kapatılmasına ek olarak, fast food zincirine yönelik popüler boykot nedeniyle Kentucky restoranlarının 108 şubesinin kapatıldığını ve şu anda yeniden açılışları için herhangi bir zaman çizelgesi duyurmadıklarını kaydetti.

Aynı şekilde Financial Times yayınladığı haberde, General Atlantic ve CVC Capital Partners şirketleri de protesto ve boykotlardan kaynaklanan kargaşa nedeniyle Malezya ve Endonezya'da ABD fast food markalarını işleten şirketlerin milyonlarca dolarlık büyük hisselerin satışını durdurduğunu açıkladı.

Nüfusunun çoğunluğu Müslüman olan Endonezya ve Malezya'daki tüketiciler, İsrail'in geçen ekim ayında Gazze'ye yönelik saldırısının başlamasından bu yana Amerikan markalarından uzak duruyor ve aralarında Starbucks, KFC ve Pizza Hut'ın da bulunduğu markaları Washington'un İsrail'e verdiği destek nedeniyle hedef alıyorlar.

General Atlantic şirketi, geçtiğimiz aralık ayında Starbucks'ın işletmecisi Map Boga Adiperkasa'daki %20 hissesinin satışını geçici olarak durdurdu. Endonezya'nın en büyük fast food imtiyaz işletmecilerinden biri olan bu şirketin hisse değerinin yaklaşık 54 milyon dolar olduğu tahmin ediliyor.

Avrupa'nın en büyük özel sermaye şirketlerinden biri olan CVC Capital Partners da boykot nedeniyle KFC ve Pizza Hut restoran zincirlerinin yerel operatörü Malezyalı QSR Brands şirketindeki %21 hissesinin satışını durdurdu. Bu şirketin hissesinin 1,2 milyar Malezya ringgitinden (252 milyon dolar) fazla olduğu tahmin ediliyor. Küresel özel sermaye gruplarının hisse satışlarını dondurması, 250 milyon Müslümanın yaşadığı bir bölgedeki boykotun ciddiyetini gösteriyor.

Türkiye'de boykot ne durumda?

Türkiye’de ise Reuters daha önce bir raporunda, “bir parlamento kaynağının Coca-Cola ve Nestlé markalarına karşı ‘halkın öfkesini’ gerekçe göstererek, Türkiye parlamentosu restoranlarından Coca-Cola ve Nestlé ürünlerini kaldırdığını söylediğini” bildirdi.

Aynı şekilde birçok Türk, İsrail ürünlerini ve ona bağlı şirketlerin ürünlerini boykot ediyor.

Boykot kültürü tüm dünyaya yayılıyor ve İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki Filistin halkına yönelik saldırıları devam ettikçe genişlemeye devam ediyor.

"No Thanks"... Boykotu Destekleyen Bir Uygulama

Filistinli yüksek lisans öğrencisi Ahmed Babaş, geçtiğimiz kasım ayında “No Thanks” adlı ücretsiz bir uygulama yayınladı. Tüketicilerin İsrail'i destekleyen ürünleri boykot etmelerine yardımcı olmak için oluşturulan Filistin yanlısı bu uygulama, TikTok platformunda ilgi gördü ve geniş yankı buldu.

Bir ay içerisinde 100.000 kullanıcı tarafından indirilen uygulama, tüketicilerin bir ürünün barkodunu tarayarak ürünün İsrail'le bağlantısı olup olmadığını tespit etmesini sağlıyor. Nisan ayı başında No Thanks adlı uygulamanın bir milyon kişi tarafından indirildiği açıklandı.

Uygulama basit ve sorunsuz bir şekilde çalışıyor; kullanıcılar bir ürünün barkodunu tarayarak ya da adını yazarak saniyeler içinde üreticinin İsrail'i ne ölçüde desteklediğini öğrenebiliyor, ardından ekranda boykot edilen şirketlerin ürünlerini satın alınmamasını rica eden "No Thanks" (Hayır, Teşekkürler) mesajı gösteriliyor.

Boykot edilmesi gereken markalar listesinde Adidas, McDonald's, Chanel, Pizza Hut ve daha dünyaca ünlü birçok şirketi yer alıyor. Sosyal medyadaki yorumlar Hindistan'dan Belçika'ya kadar dünyanın dört bir yanından insanların bu uygulamaya ilgi duyduğunu gösteriyor.

Uygulama geliştiricisi Macaristan'da yaşayan Gazzeli Ahmed Babaş, DW platformuna yaptığı açıklamada, İsrail katliamında Gazze’de erkek kardeşini kaybettiğini, kız kardeşinin ise İsrail’den dolayı gereken vakitte tıbbi destek alamadığı için 2020 yılında vefat ettiğini söyledi.

Babaş, "Bunu bu acımasız işgalde kaybettiğim kardeşlerim adına yaptım ve amacım benim başıma gelenlerin başka bir Filistinlinin başına gelmesini engellemeye çalışmak." dedi.

Boykot çağrılarının tüm dünyada sosyal medyada geniş yankı bulmasıyla “Qadyaty” uygulaması gibi boykot çağrısı ve teşviki yapan başka birçok uygulama da yayınlandı.

“No Thanks” uygulamasını indirmek için:

AppStore: https://apps.apple.com/hu/app/no-thanks-app/id6476206516

Google Play: https://play.google.com/store/apps/details?id=com.bashsoftware.boycott

*Yazımız Al Jazeera kanalında yayınlanan makaleden çeviri yapılmıştır.

Editör: Muslim Port