Muslim Port Haber Merkezi | Fahrettin Uras
Kolombiya'da sendika üyeleri, öğrenciler ve emekliler de son zamanlarda yaşanan şiddet olaylarını protesto etmek ve salgının büyük darbe vurduğu ülkede ekonomik yardımın gerçekleşmesi talebiyle sokaklara döküldü. Hükümet karşıtı protestolar da üçüncü haftasına girdi.
Binlerce kişinin geçtiğimiz çarşamba günü başkent Bogota'daki Bolivar Plaza'da toplanmasıyla eylemler patlak verdi.
Protestoların çıkış noktası olan vergi reform planı geri çekilse de eylemler sürüyor ve zaman zaman şiddet olaylarına dönüştüğü görülüyor.
Ayrıca göstericiler devam eden eylemlerde uygulanan aşırı şiddetten polisin sorumlu tutulmasını isterken, ülkenin sağlık sistemini daha da özelleştirme önerisinin geri çekilmesi çağrısında bulunuldu.
Protestolar sırasında polis müdahalesi sonucu ölenlerin sayısının 40'a yükseldiği aktarıldı.
Yerel ve uluslararası hak grupları, ölü sayısının daha yüksek olabileceğini iddia ediyor ve şiddet olaylarından polisi hedef gösteriyor.
Protestolara katılan bir öğrenci Cristian Urena, AP haber ajansına verdiği demeçte, "polisin, bir çok kent ve özellikle başkent Bogota'daki barış içinde devam eden protestolara sert müdahalesi tüm göstericilere ve hepimize karşı bir insan hakları ihlalidir." ifadelerini kullandı.
Urena, "Polisin yetkisini kötüye kullanması çok sık görülen bir davranış olmaya başladı." dedi.
Yeşiller Partisi için çalışan 47 yaşındaki John Jaime Jimenez, Reuters haber ajansına verdiği demeçte, hükümetin sık sık uyuşturucu tacirlerini suçladığını şiddete son verilmesini istediğini söyledi. Jimenez, 'Katliamların durdurulmasını talep ediyoruz' ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Ivan Duque'nin diyalog tekliflerine rağmen, pek çok protestocunun hükümetin vaatlerinin uygulanmaya konulmadığını düşündükleri açıklandı. Bu arada ulusal polis teşkilatının onlarca disiplin soruşturması başlattığı ve şu ana kadar üç polis memurunun cinayet suçlamasıyla karşı karşıya bulunduğu aktarıldı.
Ülke genelinde her gün gösteriler ve yol kapatma olayları devam ediyor. Batıdaki Cali kentinde, çarşamba sabahı yaklaşık 200 kişi yerel bir üniversitede toplandı.
Reuters'e konuşan 50 yaşındaki inşaat işçisi Daniel, "Cali'de veya Kolombiya genelinde artık iş yok." dedi.
Son derece eşitsiz ve siyasi açıdan stabil olmayan birçok Latin Amerika ülkesi, son zamanlarda yoksulluğun iyice artmasına sebep olan COVID-19 salgınından büyük darbe aldı. Kolombiya'da işsizlik Nisan ayında kentsel alanlarda yaklaşık yüzde 17'ye ulaştı.
Ancak Washington Ofisi'nin Latin Amerika'daki direktörü Gimena Sanchez yaptığı açıklamada, protestoların asıl amacının eşitsizliğe duyulan öfkenin ve COVID-19'un etkisinin ötesine gittiğini aktardı.
Kolombiya 2016 yılında imzalanan barış anlaşmasıyla azalsa da halen yıllardır süren iç çekişmeler ve uyuşturucu şiddeti ile mücadele ediyor.
Sanchez, "Kolombiya'da yapılan protestolar sadece COVID-19 salgını ile ilgili değil, 2019'dan itibaren artmaya başlayan polis baskısı için Duque'ye duyulan öfkeyle ilgili, 2016'da imzalanan barış anlaşmasını ciddi olarak yürütmek, sosyalist liderlerin artan katliamları, Kolombiyalıların hükümetin sadece ekonomik ve siyasi elitlerin gündemleriyle ilerletmekle ilgilendiği algısıyla ilgili" ifadelerini kullandı.
