Filistin Sağlık Bakanlığı, Şirin Ebu Akile'nin doğrudan başına isabet eden kurşunla hayatını kaybettiğini açıkladı. İbn Sina Hastanesi'ne ağır yaralı olarak kaldırılan gazetecinin kısa süre sonra şehit olduğu ifade edildi.

İşgal güçlerinin Cenin Kampı'na düzenlediği baskını takip eden bir diğer gazeteci Ali es-Semudi'nin de sırtından kurşunla yaralandığı ve durumunun iyi olduğu bildirildi.

Al Jazeera Ofisi Müdürü Velid el-Omeri, Şirin Ebu Akile'nin işgal güçlerinin baskın düzenlediği Cenin kentindeki ve Cenin Kampı'ndaki gelişmeleri takip etmeye gittiğini ve üzerinde gazeteci olduğunu belirten yelek bulunduğunu, buna rağmen işgal güçlerinin Filistinli gazeteciyi keskin nişancı ateşiyle hedef aldığını söyledi.

İşgal güçleri Cenin kentine ve Cenin Kampı'na baskın düzenleyerek bölgeyi birçok yönden kuşattı.

Cenin kentine ve Cenin Kampı'na 40'tan fazla devriye aracıyla ve özel kuvvetler desteğinde baskın düzenleyen işgal güçleriyle Filistinli direnişçiler arasında çatışmaların yaşandığı kaydedildi.

Gazeteci Şirin Ebu Akile kalabalık bir törenle toprağa verildi

İşgal güçlerinin bu sabah (11 Mayıs Çarşamba) Cenin Kampı'na düzenlediği baskını takip ederken keskin nişancı işgal askerinin açtığı ateşle şehit olan Al Jazeera kanalı muhabiri Şirin Ebu Akile binlerce kişinin katıldığı cenaze töreniyle toprağa verildi.

Cenaze törenine katılanlar Şirin Ebu Akile'nin Filistin bayrağına sarılı naaşını İbn Sina Hastanesi'nden alarak Cenin Kampı caddelerinde dolaştırdı ve Filistinli gazeteci Cenin'deki Latin Kilisesi avlusunda Papaz Firas Ziyab tarafından yönetilen ayinin ardından toprağa verildi.

Cenaze törenine katılanlar işgale karşı mücadelenin devam etmesini ve Filistinliler arasında birliğin sağlanmasını isteyerek, Şirin Ebu Akile'nin işgal güçlerince yargısız infazla katledilmesini ve gazetecilerin hedef alınmasını kınadı.

Şirin Ebu Akile'nin otopsi sonuçları doğrudan hedef alındığını ortaya koyuyor

Al Jazeera'nin Filistin'deki etkili muhabiri, tecrübeli gazeteci Şirin Ebu Akile'nin cesedi üzerinde yapılan otopsinin ilk sonuçları onun, İsrail işgal rejimi askerleri tarafından kasten ve doğrudan hedef alınarak öldürüldüğünü ortaya koyuyor.

Nablus şehrindeki Necah Üniversitesi'ne bağlı Adli Tıp İdaresi'nin Müdürü Reyyan El-Ali, yapılan otopsinin onun hızlı kurşunla vurulduğunu ve bir metreden daha kısa bir mesafeden atılmış mermiyle vurulmuş olabileceğini gösteren hiçbir delil bulunmadığını vurguladı.

El-Ali otopsinin yapılmasından sonra düzenlediği basın toplantısında, cesetten deforme olmuş bir merminin çıkarıldığını ve laboratuvar incelemesinin devam ettiğini ifade etti.

Bu arada Al Jazeera'nin Filistin Ofisi Müdürü Velid El-Umeri de, El-Cezire'nin Ebu Akile'nin kasten hedef alınarak vurulması olayından dolayı İsrail işgal rejimine dava açacağını ve olayın peşini takip edeceğini söyledi.

El-Umeri, Ebu Akile'nin tamamen basın kıyafeti giymesine rağmen işgal askerinin onu bilerek ve öldürmek kastıyla hedef aldığına dikkat çekti.

Filistinli gruplar gazeteci Şirin Ebu Akile'nin şehit edilmesini kınadı

Filistinli gruplar ve resmi kurumlar, Al Jazeera kanalı muhabiri gazeteci Şirin Ebu Akile'nin Cenin kentine ve Cenin Kampı'na baskın düzenleyen işgal güçleri tarafından şehit edilmesini kınayarak, işgalcilerin gerçeklerin üzerini örtmek istediklerini söyledi.

Filistin Enformasyon Merkezi'ne ulaşan bildirilerde Siyonist canilerden hesap sorulması ve basın kurumlarının Filistinli gazetecilerin himayesi için üzerlerine düşen görevi yerine getirmeleri çağrıları yapıldı.

İslami Direniş Hareketi (Hamas) Siyasi Birimi üyesi İzzet er-Reşak, işgal güçlerinin el-Cezire kanalı muhabiri Şirin Ebu Akile'yi hedef almasını 'çirkin bir cinayet' ve 'yargısız infaz' olarak niteledi.

İzzet er-Reşak, bu sabah konuyla ilgili yaptığı açıklamada, yalan üzerine kurulu işgalin hakikati hedef aldığını, cinayetlerini gizlemeye çalıştığını, Filistin halkına ve gazetecilerine yönelik kasıtlı cinayet işlediğini ifade etti.

Gazze'deki Hükümet Enformasyon Ofisi de Şirin Ebu Akile'nin işgal güçlerince şehit edilmesinin işgalcilerin Filistinli gazeteciyi hedef alan ihlallerinin son halkasını teşkil ettiğini kaydetti.

Filistin'de faaliyet gösteren el-Mücahidin Hareketi ile Filistin Demokratik Kurtuluş Cephesi de Al Jazeera Kudüs muhabirinin işgal güçleri tarafından şehit edilmesini kınadı.

İşgal güçlerinin Cenin Kampı'na düzenlediği baskını takip eden Al Jazeera kanalı muhabiri Filistinli gazeteci Şirin Ebu Akile bu sabah (11 Mayıs Çarşamba) işgal askerlerinin açtığı ateşle şehit olurken bir başka gazeteci de yaralandı.

Birçok ülke Al Jazeera muhabiri Akile'nin ölümüne ilişkin soruşturma çağrısı yaptı

Avrupa'da çok sayıda ülke ve kuruluş, Al Jazeera televizyonunun deneyimli muhabiri Şirin Ebu Akile'nin Batı Şeria'da görevi sırasında öldürülmesi olayının şeffaf bir şekilde araştırılmasını ve aydınlatılmasını istedi.

AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell'in ofisinden yapılan açıklamada, Filistinli deneyimli gazetecinin öldürülmesi "kuvvetle kınandı ve acilen soruşturma açılması" çağrısında bulunuldu.

Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki, Akile'nin, işgal altındaki Batı Şeria'nın kuzeyindeki Cenin kentinde görevi sırasında öldürülmesini şiddetle kınadı ve olayın soruşturulması çağrısında bulundu.

Psaki, resmi Twitter hesabından yaptığı yazılı açıklamada, "Filistinli-Amerikalı gazeteci Şirin Ebu Akile'nin öldürüldüğü ve yapımcı Ali Sumudi'nin yaralandığı haberini üzüntüyle öğrendik. Ailesi ve arkadaşlarına başsağlığı diliyor ve öldürülmesini şiddetle kınıyoruz." ifadesini kullandı.

Almanya

Almanya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Andrea Sasse, Ebu Akile'nin öldürülmesi hakkındaki haberleri not ettiklerini belirterek Alman hükümeti için bu haberlerin "sarsıcı" olduğunu aktardı.

Basın mensuplarının korunmasının hukuk devletinin temel unsuru olduğunu vurgulayan Sasse, "Bu elbette medya temsilcilerinin çatışma durumlarından haber yapabilmelerini ve böylelikle önemli katkı sağlamalarını da içerir. Bu ölümün kapsamlı ve hızlı bir şekilde aydınlatılmasını ve sorumluların hesaba çekilmesini varsayıyoruz ve bekliyoruz." diye konuştu.

İngiltere

İngiltere'nin Güney Asya ve İngiliz Milletler Topluluğundan Sorumlu Devlet Bakanı Lord Tarık Ahmed, Katar merkezli Al Jazeera televizyonunun deneyimli kadın muhabiri ve ABD vatandaşı Ebu Akile'nin İsrail askerlerinin açtığı ateşle öldürülmesine tepki gösterdi.

Ahmed, Twitter'dan yaptığı paylaşımda, "Ünlü Al Jazeera gazetecisi Ebu Akile'nin Cenin'de öldürüldüğünü duymak şoke etti. Tam bir soruşturma gerekiyor. Gazeteciler, çatışma bölgelerinde hayati işler gerçekleştirdikleri için ve medya özgürlüğünü küresel olarak savunmak için korunmalı." ifadelerini kullandı.

AFP
Şirin Ebu Akile'nin naaşı Batı Şeria'nın Ramallah kentinde çalıştığı Al-Jazeera'nın ofisine götürülüyor

Fransa

Fransa Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada da Al Jazeera televizyonunun deneyimli muhabiri Ebu Akile'nin Batı Şeria'da görevi sırasında öldürülmesi kınandı ve söz konusu olay "şoke edici" olarak nitelendirildi.

Açıklamada, mümkün olan en kısa zamanda, gazetecinin ölümüne ilişkin koşulların aydınlatılması için şeffaf soruşturma başlatılması çağrısı yapıldı.

Gazetecinin ailesine başsağlığı dileklerine yer verilen açıklamada, yaralanan gazeteci Ali es-Sumudi için de acil şifa temenni edildi.

Hollanda

Hollanda Dışişleri Bakanı Wopke Hoekstra da Twitter'dan yaptığı açıklamada, "Al Jazeera muhabiri Şirin Ebu Akile'nin Batı Şeria'daki trajik ölümü şoke etti." ifadesini kullanırken, "Basın özgürlüğü ve gazetecilerin güvenliği özgür ve demokratik bir toplumun ayrılmaz unsurudur." değerlendirmesinde bulundu.

Estonya

Estonya Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, olayın ardındaki gerçeğin bulunması için iş birliği çağrısı yapıldı. Açıklamada, "Gazetecilerin güvenliği ve basın özgürlüğü kesinlikle çok önemlidir. Al Jazeera muhabiri Şirin Ebu Akile'nin vefatından dolayı ailesine başsağlığı dileriz. Bu trajik olayın ardındaki gerçeği bulmak için tüm tarafları iş birliğine çağırıyoruz. #Basın özgürlüğü" ifadelerine yer verildi.

İtalya'daki Yabancı Basın Derneğinden Ebu Akile'nin ölümüne tepki

İtalya'da merkezi başkent Roma'da olan Yabancı Basın Derneği (Stampa Estera) de Twitter hesabından "Meslektaşımız Şirin Ebu Akile'nin trajik ölümüyle şoke olduk. Mesleğimizi çoğu zaman cesaretle, dünyanın her köşesinde tehlikeye meydan okuyarak, maalesef bazen de canlarımızla ödeyerek yapıyoruz." şeklinde paylaşımda bulundu.

Uluslararası Gazeteciler Federasyonu

Uluslararası Gazeteciler Federasyonu (IFJ) Genel Sekreteri Anthony Bellanger, Ebu Akile'nin ölümünün "kasıtlı" olduğunu belirtti.

Bellanger'in, IFJ'nin Twitter hesabından paylaşılan açıklamasında, "Bu korkunç cinayetin tüm detayları ortaya çıkarken, (Akile) öldürüldüğünde yanında bulunan gazetecilerin ifadeleri, bir gazetecinin daha kasıtlı ve sistematik olarak hedeflendiğine işaret ediyor." ifadesi kullanıldı.

Basın yelekleri giyen gazetecilerin İsrailli keskin nişancılar tarafından hedef alındığı aktarılan açıklamada, "Rusya'nın Ukraynalı gazetecileri hedef almaması için adalet istiyorsak, İsrail'in Filistinli gazetecileri hedef almasına ve öldürmesine bir son vermesini ve adalet talep etmeliyiz." değerlendirmesinde bulunuldu.

IFJ, Filistin Gazeteciler Sendikası (PJS) ve Filistinliler için Uluslararası Adalet Merkezi (ICJP) ile nisanın başında İsrail'in Filistin'de çalışan gazetecileri sistematik olarak hedef alması ve medya çalışanlarının öldürülmesi olaylarını gerektiği gibi araştırmamasına karşı Uluslararası Ceza Mahkemesine (UCM) resmi şikayette bulunmuştu.

RSF

Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) de Ebu Akile'nin İsrail askerlerince gerçek mermiyle öldürülmesinin, sivilleri korumayı gerektiren Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi 2222 sayılı kararının açıkça ciddi bir ihlalini teşkil etiğini bildirdi.

RSF Genel Sekreteri Christophe Deloire tarafından Twitter'dan yapılan açıklamanın devamında, RSF'nin İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid'in ülkesinin gazetecinin nasıl öldüğüyle ilgili ortak soruşturmada yer alması önerisinden mutmain olmadığı belirtilerek, en kısa zamanda bağımsız bir uluslararası soruşturmanın başlatılması gerektiği kaydedildi.

Fransa Gazeteciler Birliği

Fransa Ulusal Gazeteciler Birliği-Genel İş Konfederasyonunca (SNJ-CGT ) da Twitter hesabından yapılan açıklamada, "Filistinli meslektaşımız Şirin Ebu Akile'nin İsrail ordusu tarafından öldürülmesini esef ve şiddetle kınıyoruz. O, mesleğini icra etmek için Cenin'deydi. Gazeteciler hedef değil." ifadesi kullanıldı.

Önemli isimler tepki gösterdi

Avrupa Birliği (AB) Orta Doğu ve Kuzey Afrika Sözcüsü Luis Miguel Bueno de sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, gazeteci Ebu Akile'nin öldürülmesinden dolayı şokta olduklarını belirterek, hızlı ve bağımsız soruşturma talebinde bulundu.

Birleşmiş Milletler (BM) Orta Doğu Barış Süreci Özel Temsilcisi Tor Wencesland da Twitter'dan yaptığı açıklamada, olayı kınayarak "hızlı ve kapsamlı soruşturma" çağrısı yaptı.

Wencesland, basın mensuplarının hiçbir şekilde hedef alınmaması gerektiğine dikkati çekti.

Al Jazeera muhabiri Şirin Ebu Akile'nin öldürülmesi

Katar merkezli Al Jazeera televizyonunun deneyimli saha muhabiri Şirin Ebu Akile, İsrail askerlerinin bu sabah işgal altındaki Batı Şeria'da bulunan Cenin Mülteci Kampı'na düzenlediği baskını takip ettiği sırada, İsrail askerlerinin açtığı ateşle öldürülmüştü.

Görevini yaptığı sırada ve üzerinde "basın" yazılı çelik yelek giydiği halde, İsrail askerleri tarafından gerçek mermiyle vurularak başından ağır yaralanan Ebu Akile yaşamını yitirmişti.

Ebu Akile'nin hayatını kaybettiği olayda yanında bulunan gazeteci Ali es-Sumudi de sırtından yaralanmıştı. Hastaneye kaldırılan Sumudi'nin durumunun stabil olduğu bildirilmişti.

Al Jazeera'nın ilk nesil saha muhabirlerinden 51 yaşındaki gazeteci, İsrail'in işgal altındaki topraklarda Filistin halkına yönelik saldırılarını kayıt altına almak için uzun süredir bölgede çalışmalar yürütüyordu.

1971 Kudüs doğumlu Ebu Akile, Ürdün'deki Yermuk Üniversitesi Gazetecilik ve Medya Bölümü mezunuydu.

Cenin Kampı'na bu sabah baskın düzenleyen ve bir Filistinliyi gözaltına almak için evinin çevresini kuşatan İsrail güçleri ile Filistinliler arasında olaylar çıkmıştı.

Şirin Ebu Akile kimdir?

Kudüs Vakıfları Konseyi Mescid-i Aksa’nın Statüsü Konusunda Uyarıda Bulundu Kudüs Vakıfları Konseyi Mescid-i Aksa’nın Statüsü Konusunda Uyarıda Bulundu

İsrail askerlerinin Cenin kentine düzenlediği baskını takip ettiği sırada öldürülen Aljazeera'nın deneyimli kadın muhabiri Şirin Ebu Akile, Filistin direnişinin dünyaya duyurulmasında bir gazeteci olarak üstlendiği rolle tanınıyor.

Cenin'de İsrail baskınını takip ederken görev sırasında öldürülen ve kendisini "Kudüs'ün kızı" olarak tanımlayan Şirin Nasri Ebu Akile, 3 Ocak 1971'te Kudüs'te Hıristiyan bir ailede dünyaya geldi.

Kudüs'ün Beyt Hanine beldesinde Rahibat el-Verdiyye Lisesi'nden mezun olduktan sonra Bilim Teknoloji Üniversitesi'nde mühendislik okumak için ailesinin isteğiyle Ürdün'e gitti. Yaklaşık bir yıl mühendislik eğitimi aldıktan sonra kendi ifadesiyle "insana yakın olmak amacıyla" bölümünü değiştirerek yine Ürdün'deki Yermuk Üniversitesi Gazetecilik ve Medya Bölümü'nden mezun oldu.

Mezuniyetinin ardından, resmi Filistin'in Sesi Radyosu ile Monte Carlo Radyosu'nda çalıştı. Başarısı kendisini 1997'de Katar merkezli Al-Jazeera televizyon kanalına taşıdı. Aljazeera'nın ilk nesil saha muhabirlerinden 51 yaşındaki gazeteci, İsrail'in işgal altındaki topraklarda Filistin halkına yönelik saldırılarını kayıt altına almak için uzun süredir bölgede çalışmalar yürütüyordu.

Filistin'de 2000 yılındaki ilk İntifada olaylarını, İsrail'in Cenin ve Tulkerm bölgelerine 2002'deki büyük baskınlarını ve Gazze'ye çeşitli süreçlerdeki saldırılarını takip etti. İsrail'in Askalan Hapishanesi'ndeki 2005 yılında ilk kez Filistinli mahkumlarla yaptığı röportajlarla dikkati çekti.

Filistin'deki sıcak gelişmeleri takiple tanınan ve bekar olan Ebu Akile, bugün İsrail ordusunun Cenin mülteci kampına baskını sırasında başından ağır yaralandıktan sonra kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti.