Gabon, Afrika'da birkaç ay içinde askeri darbeyle karşı karşıya kalan ikinci, üç yıl içinde de altıncı eski Fransız sömürgesi oldu. Mali, Çad, Gine, Burkina Faso ve Nijer'in ardından Gabon'da da yönetimi ele geçiren ordu 55 yıllık Bongo iktidarını devirdi.

Tüm bu askeri darbelerde müdahaleye çağrılan Fransa'nın, eski kolonileri üzerindeki etkisi önemli bir mesele haline geldi.

Fransız hükümeti Afrika'ya müdahale eden ülke imajından uzaklaşmak istiyor. 

Geçen bahar Frankofon ülkeleri ziyaret eden Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Afrika turunun ilk ayağı Gabon'da, Fransa'nın sömürge dönemi sonrası Afrika ile kurduğu ilişkileri ifade etmek için kullanılan "Françafrique" döneminin artık sona erdiğini duyurmuştu.

Macron, "İnsanların, Fransa'nın geçmişte bıraktığı niyetleri, artık sahip olmadığı niyetleri ona atfettiğini okuduğumda, duyduğumda ve gördüğümde, bazı zihniyetlerin bizim kadar ilerlemediği hissine kapılıyorum" demişti.

"Fransa'dan almak istemediği pozisyonu alması bekleniyor ve bunun sorumluluğunu tamamen üstleniyorum" diyen Macron ülkesinin, "Gabon'da veya başka bir yerde herkesle konuşabilen ve rolü iç siyasete karışmamak olan tarafsız bir muhatap” olduğunu öne sürmüştü.

Gabon ve diğer bölge ülkelerinde pek çok kişi aynı görüşte değil.

İpleri elinde tutmak

Fransa'nın askeri varlığının devam ettiği Gabon'da, diğer eski Fransız sömürgelerinde de olduğu gibi Euro'ya sabitlenmiş ve Fransız hazinesinin garantileriyle desteklenen para birimi Orta Afrika Frangı kullanıyor.

Gabon'un özel sektörde en çok istihdam sağlayan ikinci firması da Fransa merkezli. Madencilik şirketi Eramet, ülkede yaşanan karışıklık nedeniyle faaliyetlerini askıya aldığını açıkladı.

Macron'un görevde olduğu süre boyunca, öncesinde de olduğu gibi, Fransa'nın eski sömürgeleri üzerindeki askeri ve siyasi etkisi canlılığını hep korudu. Buna, kanlı iktidar geçişlerini yatıştırmak veya önlemek de dahil.

Örneğin, Çad'da, 2019 yılında dönemin cumhurbaşkanı İdris Deby'i destekleyen Fransa'nın askeri uçakları, ülkenin kuzeydoğusundaki isyancıları üç gün boyunca bombardımana tuttu.

Fransa'nın yakın tarihte müdahil olup liderlik ettiği belki de en zor cephe, Mali'deki cihatçı isyana karşı yürütülen ve neredeyse on yıl süren askeri operasyon oldu. Operasyon, Fransa'nın ve ortaklarının misyona "çoklu engeller" çıkardığını söylediği cuntanın yükselişinin ardından 2022'de sona erdirildi.

Rusya faktörü

Afrika'da, Fransa için çıkarlardan çok daha fazlası söz konusu.

Konuyu euronews'e değerlendiren Fransız siyaset bilimci Nicolas Tenzer'e göre Fransa'nın eski Afrika kolonilerine karşı son yıllarda paradoksal görünen davranışları, bir dereceye kadar, başta Mali olmak üzere şiddetli cihatçılığa ve Rusya'nın etkisine karşılık verme zorunluluğundan kaynaklanıyor.

Rusya'nın son 20 yılda bazı ülkelere silah sevkiyatı yaptığını belirten Tenzer, Rusya'ya bağlı şiddet yanlısı paralı askerlerin bu ülkelerin çoğunda geniş çapta güvenlik rolü oynadığını kaleme aldı. 

Güney Afrika Uluslararası Adalet Divanı’nda İsrail’e Soykırım Davası Açtı Güney Afrika Uluslararası Adalet Divanı’nda İsrail’e Soykırım Davası Açtı

Siyaset bilimci, son Mali krizinin, "Rusya'nın, ülkeleri kendi etki alanına çekmek için gölgede yürüttüğü çalışmaların son örneği olduğunu ve bu çalışmaların Afrika'nın son dönemde karşılaştığı en büyük tehdit olduğunu" ileri sürdü.

Tenzer, "Çin'in Afrika'daki planı kıta kaynaklarının yağmalanması etrafında şekillenirken, Moskova da Batı'nın kıtadaki etkisine karşı koymaya odaklanmış durumda." ifadelerini kullandı.

Avrupa'nın Afrika nüfuzuna karşılık Moskova'nın adımları giderek daha da belirginleşiyor. Nijer'deki askeri darbenin ilk günlerinde başkent Niamey sokaklarında Rus bayrakları dalgalanırken açılan pankartlarda ise "Kahrolsun Fransa, çok yaşa Putin" sloganları yazılıydı.

Londra merkezli düşünce kuruluşu Chatham House'dan Alex Vines, o dönemde Euronews'e yaptığı açıklamada bu görüntülerin farklı bir açıklamasının olabileceğini ifade etmişti: "Birkaç Rus bayrağı dağıtmak zor değil. Ve Rus bayraklarının sergilenmesi Rusya'ya verilen destekten ziyade Batı karşıtı, özellikle de Fransız karşıtı duyguların bir ifadesidir".

Rusya'nın Nijer'de veya başka bir ülkede etkisi ne olursa olsun, uzmanlara göre Fransa, Macron'un bir kaç ay önce tarif ettiği 'tarafsız muhatap' olarak görünmekten çok uzakta. 

Gabon'da seçimlerin yerini askeri müdahaleye bırakmaya başlamasının hemen öncesinde, devlete bağlı medya denetim kurulu internet erişimini engellemekle kalmamış, aynı zamanda Fransız yayın kuruluşları France 24, TV5 Monde ve Radyo France Internationale'in de yayınlarını kesmişti.

Her ne kadar Gabon altmış yıldır bağımsız olsa da bu kısıtlamalar, tıpkı Elysee Sarayı'nın siyasetteki en önemli dış aktör olmaya devam etmesi gibi, Fransız medyasının da seçmenin büyük bir kısmı için ana bilgi kaynağı olmaya devam ettiğinin işareti.