Pakistan

Her dönem Türkiye’nin dostu ve kardeşi bir ülke…

Gerek Osmanlı devletinin son döneminde zorda kalan ülkemize aralarında para toplayarak maddi yardımda bulunan, Pakistan…

Gerek, 1974 Kıbrıs Barış Harekâtında doktor ve sağlık görevlilerini savaş alanına göndererek Türkiye’ye destek olan, Pakistan…

Peki ya şu cümleye ne dersiniz;

"Pakistan, Türkiye'nin doğudaki bir vilayetidir. Ben bu vilayetin, Cumhurbaşkanı emrindeki valisiyim."

Bangladeş’in Eli Kanlı Başbakanı İstifa Ederek Ülkeden Kaçtı Bangladeş’in Eli Kanlı Başbakanı İstifa Ederek Ülkeden Kaçtı

Bu cümlenin sahibi, Ziya Ül Hak…

Eski Pakistan Cumhurbaşkanı…

Kısa da olsa Ziya ül Hak hakkında bilgi vermemiz gerekirse; 

Ziya ül Hak, 12 Ağustos 1924 yılında doğdu.

17 Ağustos 1988'de şehid edildiğinde 65 yaşındaydı.

Hindistan sınırındaki birliklerini C - 130 tipi askerî uçakla denetlemekten dönüyordu.

Kendisi dâhil 37 kişinin içinde bulunduğu uçak, saat 18.00 civarında havada infilak etti.

Belki çok fazla bilinmez; merhum Ziya ül Hak, İslâmî Devlet yapısı için bir "Anayasa" hazırlatıyordu. Ülkesinin mutluluğunun bir tek kaynağının İslâmiyet olduğuna yürekten inandığı için, İslâm Dinine uygun kanunların ülkesinde uygulanmasını istiyordu.

Bu düşüncesini Pakistan halkına sordu.

Halk oylamasından kahır ekseriyetle, % 95 ile “evet” çıktı.

Bu sonucu gören merhum devlet başkanı, “Şerî Anayasa" hazırlamak için âlimlerden oluşan bir komisyon kurdu.

Ancak, iç ve dış güçler, çeşitli hile ve desiselerle komisyon bu üyelerini çalıştırmadılar.

Komisyonda uyuşmazlık ve tartışmalar aylar alınca, Cumhurbaşkanı Ziya-ül Hak canlı yayında ağlayarak bu durumu halka anlattı.

Çalışmaları baltalayan ve uzatan Muhammed Han Junejo Başbakanlığındaki hükümeti feshetti.

"Ülkemde İslâmî hükümleri hâkim kılmak için her türlü fedakârlığa hazırım!" diyerek…

Bu açıklamasından kısa bir süre sonra da şehid edildi.

***

Merhum Ziya ül Hak ile ilgili bazı bilgileri de paylaşalım;

Hafta sonlarında çok önemli toplantısı yoksa, mutlaka Türkiye Büyükelçisinin konutuna kahvaltıya gelir, büyükelçinin çocuklarını makam arabasıyla kriket maçı izlemeye götürürdü.

Türkiye'yi bir Türk kadar iyi bilirdi.

Ankara başta olmak üzere, defalarca İstanbul'a, Konya'ya, Bursa'ya, Çanakkale'ye gitti.

Tedbiri de elden bırakmazdı.

Ülke içinde yaptığı seyahatlerde Amerikan elçisini yanında bulundurur, herhangi bir suikast girişimine karşı fırsat vermezdi.

Bu alışkanlığını değiştirmeyince şehid düştüğü bu sabotajda ABD Büyükelçisi Arnold Ravi de hayatını kaybetmişti.

Sovyetler Birliği'nin Kızıl Ordusunun Afganistan'ı işgâli sırasında ülkesine sığınan iki milyondan fazla mülteciye kucak açmıştı.

En büyük ideâli, Kızıl Çin işgâlinde Doğu Türkistan'da yaşayan Müslüman Türkler ile yine kızıl Bulgar yönetiminde her gün cehennem hayatı yaşayan Bulgaristan Türklerini esaretten kurtarmaktı.

Atom bombasını yapan ilk İslâm ülkesi olan Pakistan…

Pakistan’ın merhum Devlet Başkanı Ziya ül Hak…

Pakistan, Bangladeş ve Afganistan arasında İslâmî Anayasası olan, Asr-ı Sâdet ölçüleri içerisinde gören herkesin örnek alacağı bir "Federe Devlet" kurmak istiyordu.

Türkiye, Malezya, İran, Irak, Afganistan ve Bangladeş arasında "Asya Ortak Pazarını" kurmak gibi pek çok projeleri de vardı.

***

1977 Haziran seçimlerinden sonra ülkede iç savaş çıktı.

Bunu bastırmak için ordu yönetime el koydu.

Ziya Ül Hak Genelkurmay Başkanı olarak idareyi ele aldı. Akabinde grevleri yasakladı, 11 yıl boyunca istikrarı sağlamayı başardı.

Bu süre içerisinde eğitime önem verdi, 1980 yılında Uluslararası İslâm Üniversitelerini, 1983'te Karaçi Ağa Han Üniversitesini, 1986'da ise Lahor Yönetim Bilimleri Üniversitesini açtı.

***

Velhasıl…

Pakistan demek Türkiye demek…

Türkiye demek Pakistan demektir…

Pakistan ve Türkiye kardeş ülkelerdir.

Bu sebeple Hindistan’ın haksız ve terörist saldırıları karşısında Türkiye tek yürek olarak hiç kuşkusuz Pakistan’ın yanındadır…

(milli gazete)