Kıta Amerika

Küba Müslümanları ve Yahya Pedro

Pedro'nun evi eski Küba'daydı. Küba, eski ve yeni Küba olarak ayrılıyor. Eski Küba’da daha çok siyahi Kübalılar yaşarken, yeni Küba’da ise daha çok beyaz tenli Kübalılar yaşıyordu. Evinin balkonu o dönem Küba'da İslam Birliği'nin merkezi ve aynı zamanda beş vakit namazın kılındığı mescit statüsündeydi.

Abone Ol

Nevzat Çiçek

Küba İslam Birliği Başkanı Yahya Pedro Lazo Tores hayatını kaybetti.

İslam'ı kabul ettiği ismiyle Yahya Pedro, Küba'daki resmi ismiyle Lazo Tores'di.

İki ismi kullanmasının sebebi; Küba’daki Müslümanlar İslam’la tanıştıktan sonra aldıkları isimleri nüfusa kaydedemiyorlar.

Onun için kendi aralarında, İsa, Yahya, Abbas, İbrahim isimlerini kullanırken, resmi olarak hala eski isimlerini kullanmak zorunda olmalarından kaynaklanıyordu.

Pedro’yu 2012 yılında İHH vasıtasıyla gittiğim Küba'da, başkent Havana'da tanıdım.

O dönem İHH Proje Koordinatörü olan İhsan Özyürek'le birlikte 2012 yılı Ramazan ayında günlerce, Pedro ve Kübalı Müslümanlarla beraber kaldık, iftar açtık hikayelerini dinledik. Küba Müslümanları ile ilgili gözlemlerde bulunduk.

Pedro'nun evi eski Küba'daydı. Küba, eski ve yeni Küba olarak ayrılıyor. Eski Küba’da daha çok siyahi Kübalılar yaşarken, yeni Küba’da ise daha çok beyaz tenli Kübalılar yaşıyordu.

Evinin balkonu o dönem Küba'da İslam Birliği'nin merkezi ve aynı zamanda beş vakit namazın kılındığı mescit statüsündeydi.

Kübalı Müslümanlar Yahya Pedro'nun evinin balkonunda namazı beklerken

Pedro, İslam'la nasıl tanıştığını, daha sonra ailesinin nasıl Müslüman olduğunu bana Müslüman olan annesinin evinde şöyle anlatmıştı:

Yirmi iki yıl önce buraya okumaya gelen Afrikalı öğrenciler vasıtası ile İslam’la tanıştım. Çok etkilendim, araştırdım, okudum ve daha sonra Müslüman oldum. Afrikalı öğrencilerin yanına gidip geliyordum ve onlardan bir şeyler öğrenmeye çalışıyordum.

Müslüman olduktan sonra şu an namaz kıldığımız evi mescit yaptım yirmi yıl önce ve buranın ismini 'Mescid-i Takva' diye koydum. Önce burası dernek oldu, daha sonra ise İslam Ligi olarak burayı birleştirdik ve merkez yaptık. Bu oluşumu Küba Hükümet’i tanıyor ve resmi konferans ve toplantılarda bizi davete ediyor. Resmi olarak devletten çok büyük bir yardım almıyoruz.

Onların ifadesiyle 'İslam Ligi' bizim anladığımız ismiyle İslam Birliği'nin amacı için ise Pedro, "Bütün Kübalıların İslamiyet’i tanımalarını sağlamak, Müslüman kardeşlerimize yardım etmek, başka dinde olanlarla diyalog kurmak, Arapça öğretmek, Müslümanları bir araya getirerek bir şeyler öğretmek, ölen Müslümanların defin işlemlerinde bulunmak. 20 yıl içerisinde Küba’da sekiz Müslüman hayatını kaybetti ve bizde onları defnettik" demişti.

“Küba’da devlet her Kübalıya nasıl davranıyorsa bize de öyle davranıyor” diyen Pedro, Küba’daki Müslümanların sorunlarını kısaca şöyle özetlemişti:

Öncelikle mescit sıkıntısı var. Mescit sıkıntısından sonra özellikle bayanlar için tesettür elbise sıkıntısı yaşıyoruz. Helal ürün bizim için çok büyük dert, çok iyi yetişmiş alimlerimiz yok, bunun için ciddi İspanyolca kaynak kitaplara ihtiyacımız var.

Birçok insan Küba’da İslamiyet’i araştırarak öğreniyor. Burada çok fazla cemaat de yok, dolayısıyla gelen bir insana iyi kaynak kitaplar verdiğinizde onu etkileyebiliyorsunuz.

Her Ramazan ayında Müslüman kardeşlerimizle mescit olan evimizde iftarımızı yaparız, teravihi burada kılarız ve burada birbirimize bir şeyler anlatarak bunun üstesinden gelmeye çalışıyoruz.


Pedro ile bu görüşmeyi yaptıktan sonra hem Türkiye'ye geldi hem de çeşitli seyahatlerde bulundu ve sorunlarının büyük bir kısmını halletmeye çalıştı.

Biz geldikten sonra Pedro, dönemin Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'e bir mektup yazarak, "İçimizde sonraki nesillere İslam’ı taşıyacak kimse mevcut değil. Lütfen içimizden bazı insanları Türkiye'ye götürün, onlara din eğitimi verin ve bize yeniden gönderin ki dini anlatsınlar" diye talepte bulunmuştu.

Bu talep sonrası Yahya Pedro, 10 kişiyi Türkiye'ye gönderdi. Konya'da İhtisas Eğitim Merkezi'nde İslam'ı öğrendikten sonra Küba'ya döndüler ve daha sonra Diyanet bu kişileri umreye gönderdi. Pedro, her fırsatta bunu sevinçle vurgulamaktan geri durmuyordu.

Onu en son 2014 yılında Türkiye'de düzenlenen Latin Amerika Müslüman Liderler Zirvesi'nde gördüm. Sohbet ettik, eski günleri yad ettik.

Liderler Zirvesi’nde yaptığı konuşmada da "Küba'nın size ihtiyacı var. Türklere özellikle ihtiyacı var. Ekonomik ve sosyal alanlarda ihtiyacı var. Yatırımlarınızı bizim ülkemize yapabilirsiniz. Müslümanlar olarak kendi birliklerimizi geliştirebiliriz" ifadelerini kullanmıştı.

Yahya Pedro ve Kübalı Müslümanlar

Pedro, bize Küba'daki dini hayatı anlatırken, özellikle İslam denilince şiddet olgusunun toplumda hemen öne çıktığını ve bu yanlış anlaşılmanın kendilerini çok zorumda bıraktığını ifade etmişti.

Pedro, "Küba’da ateistlerin oranı çok fazla. Küba'da sosyalizm dini afyon gibi gördüğü için özellikle dini mabet yapımına devrimden sonra izin vermemiş. Küba'da yaygın inanış olarak ateistlerden sonra Hıristiyanlar, sonra Müslümanlar daha sonra da Yahudiler geliyor. Küba’da 40’tan fazla farklı eğilimlerde kilise varlığını devam ettiriyor. Protestan kilisesi oldukça etkili" demişti.

İslam’ın yakın zamanda Küba’daki mazisi 22 yıllık.

Kübalı Müslümanlar öncelikli olarak Gana, Gine, Cezayir gibi ülkelerden gelen öğrencilerden etkilenerek İslamiyet’i kabul ediyorlar.

Sosyalist Küba’da en çok dikkatimizi çeken olgu, Müslümanların daha çok okuyarak İslamiyet’i kabul etmeleri.

Kimi Mesnevi okuyarak etkilenmiş, kimi İspanyolca Kur’an’ı Kerim meali görmüş etkilenmiş.

Hepsinin ortak söylemi;

İslam herkese hitap ediyor, onun için Müslüman olduk.

Küba'da son yıllarda İslamiyet’in yayılmasının en büyük sebeplerinden bir tanesi de 2005’te Pakistan’da gerçekleşen deprem sonrasında Küba’nın verdiği bursla eğitime gelen Pakistanlı öğrenciler.

Bu öğrenciler üniversite ve kaldıkları yurtlarda toplu ibadet yapınca Kübalıların ilgisini çekiyor ve kafalarındaki soruları sormaya başlıyorlar; bu da İslam'la tanışmalarına vesile oluyor.

Küba’da resmi olarak İslam Ligi isminde bir oluşum bulunuyor. Bu oluşum, Küba Hükümeti tarafından kabul edilen Küba İslam Topluluğu.

Yahya Pedro, bu kurumun başkanlığını yürütüyordu. Başkent Havana’da Yahya Pedro’nun ufak evi aynı zamanda Müslümanların buluşma yeri.

Ufacık balkonu resmi mescit görevi görüyordu. 25 kişinin ancak namaz kılabildiği evin balkonu aynı zamanda toplu iftarların da açıldığı bir mekandı.

Resmi mescit kabul edilen Yahya Pedro'nun evinin balkonu

2012 yılında, Küba’nın genelinde yaklaşık olarak üç bin Kübalı Müslüman yaşarken bunun yedi yüz tanesi başkent Havana’da ikamet ediyordu.

Kübalı Müslümanlar İslamiyet’i kabul etseler de kültürel olarak alışkanlıklarını kolay kolay bırakmıyorlar.

Özellikle kadınların kıyafetleri hala kültürel özellikler taşısa da Kübalı Müslümanlar bazı konularda oldukça katılar.

Puro’nun memleketinde Kübalı Müslümanlar için sigara da alkol gibi haram.

Bulunduğumuz süre içerisinde Kübalı Müslümanların hiçbirinin sigara içmediğini gördük.

Kübalı Müslüman kadınlar

Küba’da kadınlar da cuma namazı dahil erkeklerle birlikte namaz kılıyorlar.

Kübalı Müslümanlar genel olarak, Muhammed, İsa, Davud, Abbas, Ali ve Hamza gibi isimler alıyor.

Yahya Pedro'nun bize gezdirdiği yerler içerisinde en çok ilgimizi çeken Niptuna'ydı.

Kübalı Müslümanlar, o dönem bayram namazını şehir plajı yanında bulunan Niptuna’da kılıyorlardı.

Küba Müslümanlarının bayram namazı kıldığı alan Niptuna'da Yahya Pedro ile birlikte

Kaç kişi namaza geldiyse kişi başına ufak bir parayı Küba Hükümeti’ne veriyorlardı.

Yahya Pedro’ya bunun sebebini sorduğumuzda “yapılan hizmetlerin karşılığı” cevabını veriyordu.

Kübalı Müslümanlar oldukça rahat insanlar, bağırış çağırış görmezsiniz. İbadetlerini zamana yaymayı seviyorlar.

Oruçlarını hurma ve su ile açtıktan sonra sofraya papaye, mango ve muz geliyordu. Muzdan sonra Kübalı Müslümanlar ekmeklerine mayonez sürüp yiyiyorlardı.

Bu kısa iftar açmadan sonra namaza duran Kübalılar, namazdan sonra ise genellikle pilav ve tavuk yiyiyorlar.

Küba’daki Müslümanların en büyük sıkıntıların başında helal ürün geliyor.

Üzerinde helal damgası bulunan tavuklar Arjantin’den geliyor. Zaten büyük marketlerde bir tek helal damgalı olarak sadece bu tavukları görebiliyordunuz.

Yahya Pedro'nun annesi ve kızkardeşi

Bu yazının büyük kısmını 2012 yılında yazmıştım ve Pedro'nun vefatıyla tekrar güncelleme ihtiyacı hissettim.

Çiçekli kahverengi gömleğiyle, sürekli gülümsemesiyle tanıdığım Yahya Pedro vefat etti.

Küba sokaklarında dolaşırken,"Turco" diye seslenmeleri sonrasında, Pedro bana sosyalizmin kalbi Küba'da İslam'ın nasıl çatışmalardan uzak yaşandığını anlatırken, “Mesele sensin, yani senin örnekliliğindir” diyordu.

Ramazan ayında balkonunda Kübalı Müslümanlar namaz kılarken sokakta müzik eşliğinde dans eden Kübalılar ve sonrasında da aynı sofrada saatlerce sohbetlerin sıcaklığını unutmak mümkün değil.

Umarım Küba'da Müslümanların yaşadığı o saf ve güzel inancı kimse kendi ideolojisi için radikal hale getirmez.

Kim bilir, belki bir gün Küba Müslümanlarının modelini tartışırız bir Latin ezgisi eşliğinde.

Yahya Pedro'yu da kendi ülkesinde dualarla anarız.

Yanı başımızda da Ernesto Che Guevara’nın, 1959 yılında Suriye'de Selahaddin Eyyubi'nin mezarını ziyaret ederken çekilmiş fotoğrafı olur.

*Bu makale Independent Türkçe'de yayınlanmıştır, metinde yer alan fikirler yazara aittir.